top of page
  • Yazarın fotoğrafıNurani Müdafa

ÂSÂR-I MEHMED KAYALAR'DAN NOTLAR - 5

Güncelleme tarihi: 18 Kas 2022

Mehmed Kayalar, Âsâr-ı Mehmed Kayalar, Hususî Baskı, Nisan 2014, İstanbul


Kırk Hadis Ravzâtü'l-İman


-"Kim ki ilimden bir bab öğrenip onunla amel etse veya etmese o tek babın öğrenilmesi bin rek'at (nafile) namazdan dağa efdâldir. Eğer o müteâllim o ilimle amel etse veyahut (başkasına) öğretse o zaman hem ona sevab, hem de kıyamete kadar amel edenlerden misil sevabları alır." (İhyâ-u Ulûmi'd-Dîn, 1/8-9; Ramuzü'l-Ehadîs, s. 413)

(Mehmed Kayalar, Kırk Hadis Ravzâtü'l-İman, s. 49)


"Bu hadîs-i Nebevî, ulûm-u îmanî ve tahkikî dersi veren bir ilmin kemâl-i ehemmiyetini gösteriyor.

Evet o taallümden gelen kuvvet ve semereler, o ilimlerden cahil olanların bin rek'at namazından gelmez."

(Mehmed Kayalar, Kırk Hadis Ravzâtü'l-İman, s. 49)


-"Kim ki (Hakikat-i İslâm'ı bildiren) bir ilimden bir babını İslâmiyet'i ihya için taleb ederse o zaman onunla enbiyaların arasında tek bir derece kalır." (Ramuzü'l-Ehadîs, s. 429)

(Mehmed Kayalar, Kırk Hadis Ravzâtü'l-İman, s. 49-50)


"(İman-ı tahkikinin ehemmiyetine bak.)"

(Mehmed Kayalar, Kırk Hadis Ravzâtü'l-İman, s. 50)


-"Ne zaman bir mü'minde dört şey cem' olursa; elbet Cenâb-ı Hak onlar ile ona cenneti vâcib edip bahşeder. Lisanda doğruluk, malda cömerdlik, kalbde meveddet (mü'minlere Allah yolunda muhabbet), huzur ve gaybûbet zamanında va'z ve nasihat etmek..." (Müstedrekü'l-Hakîm, 4/314; Ramuzü'l-Ehadîs, s. 483)

(Mehmed Kayalar, Kırk Hadis Ravzâtü'l-İman, s. 50)


"Elhak bu dört şey ile İslâmiyet'in en derin yarası bile şifa bulup mü'mini cennete götürmesinde şüphe kalmaz. Cenâb-ı Hak, bu dört muazzam vasıf ve esasları Habîb-i Zîşan'ı hürmetine bütün mü'minlerde hakkıyla kemâliyle cem' etsin. (Âmîn.)"

(Mehmed Kayalar, Kırk Hadis Ravzâtü'l-İman, s. 50-51)


-"İstikbalin mestûr esrârından haber veren iki kâhinden birisi Kur'ân'ın hakikatini (fesahat, belağat, i'caz ve esrârını tefsir edip öyle garip ve ebedî bir tarzda keşfeder tedris eder ki;) daha ondan sonra hiçbir kimse öyle bir tedris yapamaz." (Müsned-i Ahmed, 6/11; Ramuzü'l-Ehadîs, s. 518)

(Mehmed Kayalar, Kırk Hadis Ravzâtü'l-İman, s. 51)


"Elhak öyle bir zât, bu zamanda Kur'ân'ın belki kudretin kitab-ı kebîri olan kâinatın çok, hattâ en derin esrâr ve tılsımlarını maddî harika keşfiyatları gibi keşfedip çıkardı. Âleme neşir ve tedris etti. Gözü, belki ednâ bir şuuru olan görür idrâk eder. (Ramuz ve Levami: c. 5, s. 394)"

(Mehmed Kayalar, Kırk Hadis Ravzâtü'l-İman, s. 51)


-"Ne zaman İslâmî olan ilmin hakikî talebesine tahsil ve taleb-i ulûm hâleti üzerinde ölüm gelse, şehid olarak ölmüş olur." (Mişkatü'l-Mesâbih, 1/83, Hadis no: 249; İhyâ-u Ulûmi'd-Dîn, 1/99)

(Mehmed Kayalar, Kırk Hadis Ravzâtü'l-İman, s. 52)


"Demek İ'lâ-yı Kelimetullah yolunda ilim tahsil ettiğinden cihadda olduğu gibi makamı şehadeti ihrâz eder.

Bu hadîs-i Nebevî de İslâm'ın ilme verdiği kıymeti gösterir. Ne büyük beşaret-i sermedi."

(Mehmed Kayalar, Kırk Hadis Ravzâtü'l-İman, s. 52)


-"İlimlerin en efdâli (Cenâb-ı Hakk'ın esmâ ve sıfat, ef'al ve âsârı ile ta'rif edip tanınan) ilm-i billâh'dır. İlm-i billâh ile az amel çok menfaat verir. (İlm-i billâhın cahiline) cehli ile yaptığı çok ameli faide vermez." (Nevâdirü'l-Usûl - Hakîm-i Tirmizî, s. 382; İhyâ-u Ulûmi'd-Dîn, 1/7)

(Mehmed Kayalar, Kırk Hadis Ravzâtü'l-İman, s. 53)


"İman-ı tahkiki dersi veren ilmin ehemmiyetine bu hadîs sarîh bir seneddir."

(Mehmed Kayalar, Kırk Hadis Ravzâtü'l-İman, s. 53)


-"Hamele-i Kur'ân'a ikram ediniz." (Ramuzu'l-Ehadîs, s. 81)

(Mehmed Kayalar, Kırk Hadis Ravzâtü'l-İman, s. 53)


-"Ulemâ-i dine ikram ediniz. Zira onlar vâris-i enbiyâdırlar." (Ramuzu'l-Ehadîs, s. 81; Müsnedü'l-Firdevs, 1/76; El-Fethu'l-Kebîr, 1/226)

(Mehmed Kayalar, Kırk Hadis Ravzâtü'l-İman, s. 55)


"...ilmini dünya metâ'ının cem'ine âlet edenlere ve haklı ketmedenlere ikrâm değil; belki onunla  âmil ve şiâr-ı haşyet olan ulemâya ikram ediniz. Zira enbiyanın vâris-i hakikîsi onlardır."

(Mehmed Kayalar, Kırk Hadis Ravzâtü'l-İman, s. 55)


-"Cenâb-ı Hak mutlaka mü'min kulunu imtihan eder (musibetlere düşürür). Fakat o imtihan imtihan değil, belki Allah'ın yanında kerameti ve derecesinin terfi'i içindir." (El-Fethü'l-Kebîr, 1/352)

(Mehmed Kayalar, Kırk Hadis Ravzâtü'l-İman, s. 58)


Selam ve dua ile.

Nurani Müdafa

Notları Alan: Abdulkadir Çelebioğlu

Son Yazılar

Hepsini Gör

Commentaires


bottom of page