top of page
  • Yazarın fotoğrafıNurani Müdafa

MEHMED FEYZİ EFENDİ'NİN DERSLERİNDEN ALINAN NOTLAR - 1


(İbrahim Küçük Hoca'nın Mehmed Feyzi Efendi'den Okudukları Eserlerden

Defterine Yazdığı Notların Bulunduğu Arabî Bir Sayfa)


حاشية ٧ - الإلهام إلقاء المعنى في القلب بطريق الفيض.

القلب: لحم صنوبريُّ الشكل هو الطفُ من جميع أعضاء البدن خُلق في وسطه (أي وسط القلب) منبعُ الحياة الحيوانية.


7. Haşiye -


İlham: Feyiz tarîkiyle kalbe ilka olunan bir mânâdır.


Kalp: Sanevberî [çam kozalağı] şeklinde, bedendeki umum âzâların hepsinden daha latîf bir ettir. Tam ortasındaysa (kalbin ortasında) hayvanî hayatın menba'ı halk edilmiştir.


حاشية ٨ - خلافا لأهل التصوف فإن الإلهام عنده (أي أهل التصوف) سبب للعلم، وأما إلهام النبي حجة قائمه بالاتفاق (أي اتفاق أهل الحق وأهل التصوف بل أهل القبلة)


8. Haşiye -


Ehl-i tasavvufun hilâfınadır. Çünkü onların indinde (ehl-i tasavvuf) ilham; sebeb-i ilimdir. İlham-ı Nebi ise, ittifak ile kâim olan bir hüccettir. (Ehli Hakk ve ehl-i tasavvufun hatta ehl-i kıblenin ittifaklarıyla.)


حاشية ٩ - إن العلم الحادث نوعان: ضروري وهو ما يحدثه الله تعالى في نفس العالم من غير كسبه واختياره، كالعلم بوجوده، اكتسابيٌ وما يحدثه الله تعالى بواسطة كسب عبد وهو مباشرة أسبابه.

أسبابه (أي العلم) ثلاثة الحواس السليمة والخبر الصادق ونظر العقل.

والحاصل من نظر العقل نوعان ضروريٌ يحصل بأول النظر من غير تفكير. كالعلم بأن الكل أعظم من الجزء واستدلاليٌ يحتاج فيه إلى نوع تفكر كالعلم بوجود النار عنه رؤية الدخان.


9. Haşiye -


Sonradan vücûda gelen ilim, iki nev'idir.

Zarûrî olan ilimdir ki; âlimin kendi ihtiyarı ve kesbi olmaksızın Allah tarafından ona verilir, Allah'ın mevcudiyetinin bilinmesi kişinin kendi varlığını bilmesi gibi. Diğeri kesbî ilimdir ki, Allah tarafından kulun esbâba mübaşeretine binaen kesb vasıtasıyla kendisine verilen ilimdir.

Esbab-ı ilim üçtür: Havass-ı selîme, haber-i sâdık ve nazar-ı akıl.


Velhasıl nazar-ı akıl iki nev'idir. Zarurî olandır ki düşünmeksizin ilk bakışta hâsıl olur. Küllün cüz'den daha büyük olduğunun bilinmesi. Bir diğeri de istidlâlî olandır ki tefekküre ihtiyaç duyar, dumanın görülmesiyle ateşin varlığının bilinmesi gibi.


Selam ve dua ile.

Nurani Müdafa

Tercüme: Nurullah Dursun - Abdulkadir Çelebioğlu



Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page